ZEHİRLİ DİKENLER ARASINDA YAŞAYAN APAGON
İnsan ilk bakışta okyanusların renkli simaları olan balıkların, fazla özellikleri olmadığını düşünebilir . Oysa bazı yönlerden balıklar insanlardan bile daha yetenekli ve şaşırtıcıdır.. İnsan Cenab-ı Allah'ın kendisine bahşettiği yeteneklerle övünür..Fakat diğer taraftan hiç bir insan balıkların kendi dünyası olan denizlerde, onların bilgileri, tecrübeleri ve ustalıklarıyla yarışamaz.
Kendine has yaşam tarzıyla insanları kendine hayran bırakan Apagon balığı da, hayatta kalabilmek için sadece kendisinin bildiği birçok tecrübeden yararlanır.Apagonlar çoğu hayvanın yaklaşmaktan bile çekindiği bir canlı olan deniz kestaneleri ile şaşırtıcı bir uyum içinde, neredeyse ortak yaşam sürerler.
Benzersiz alemler yaratan Cenab-ı Allah, pek fazla hareket kabiliyetine sahip olmayan deniz kestanesine mükemmel bir savunma sistemi lütfetmiştir. Deniz kestanelerinin dış yüzeyinin tümü, çok sivri ve hareket edebilen iğnelerle doludur. Ortalık sakin olduğu zaman yani etrafta tehlike teşkil edebilecek bir hayvan görülmediği zaman, deniz kestanesi bu uzun dikenlerini serbest bırakarak ayırır. Genellikle birbirine geçmiş şekilde duran bu iğnelerin aralandığını gören Apagon, hemen deniz kestanesinin yanına yanaşır ve bu tehlikeli dikenlerin arasında kaybolur.Önceleri bunu neden yaptığı anlaşılamamış fakat daha sonra sebebi ortaya çıkmıştır. Bu balık, deniz kestanesinin derisinde barınan bir takım artık ve asalaklarla beslenmektedir..Bu nedenle etraftaki binlerce deniz canlısından en tehlikelilerinden biri olan deniz kestaneleri, onun için vazgeçilmez bir hayat arkadaşıdır.
Yanına kolay kolay hiç bir deniz canlısını yaklaştırmayan ve hemen sivri dikenleriyle kendini korumaya alan deniz kestaneleri, yalnız Apagonlara karşı bu silahı kullanmaz. Çünkü bu küçük balık sayesinde kendisine zarar veren bütün yabancı maddelerden kurtulmuş olur.
Deniz kestanesinin binlerce balık türü içinde hiç şaşırmadan Apagon'u tanıması ve kendini temizlerken teslimiyetle durması, muazzam bir davranış biçimidir. Deniz kestaneleri üzerine düşen bir gölgeye bile tepki göstererek dikenlerini saldırı durumuna geçirirken, bu balığa karşı son derece barışçıldır. Kendisini savunmada bu derece atak ve süratli olmasının sebebi ise Rabbinin ona, ışığa karşı duyarlı hücreler vermiş olmasıdır. Deniz kestanesinin savunmadaki bu süratini "bilen" Apagon balığı da, arasında gezindiği dikenlerin her an birbirine geçip tehlikeli bir hal alabileceği ihtimaline karşı tedbirini almıştır. Deniz kestanesinin üzerine bir karartı düştüğünde ışık almayan yerdeki dikenler, adeta birer hazır asker gibi buna sebep olan cisme yönelirler. Apagon eğer bu sırada dikenlerin arasındaysa hemen başüstü konuma gelerek bunların arasına sığınır. Bu balığın zarar görmemesi için olabilecek en akılcı şekildir. Apagonun kendisi için hayati tehlike taşıyan bu an geldiğinde baş üstü durması gerektiğini bilmesi olağanüstü bir yetenektir.
Tüm yarattıklarının rızkını eksiksiz veren Allah (c.c.) bu balığa da, böylesine tehlikeli dikenlerin arasında bulunan rızkına ulaşması için gerekli kolaylıkları lütfetmiştir.
Tehlikeli durumlara karşı geliştirdiği inanılmaz taktiklerle insanı hayrete düşüren Apagon balığı, bunlardan birini de kendisine zarar vereceğini tahmin ettiği büyük balıklara karşı kullanır. Zaman zaman suda tek dolaşan fakat düşmanları karşısında zayıf olan Apagon balığı bu durumlarda, tam anlamıyla bir "şaşırtmaca gösterisi " sergiler.
Bu şaşırtmaca kendisine saldran bir düşman karşısında hemen yana yatarak ölü taklidi yapmasıdır. Öyle ki bu profesyonel taklitçi , bu hareketi kendini güvende hissedene kadar sabırla sürdürür. Şüphesiz bu küçük hayvanın düşmanından korunmak için bulduğu bu son drerece akılcı çözüm, şüphesiz Rabbinin kendisine verdiği bir ilhamdır.
Rahman olan Allah'ın sonsuz ilmiyle yarattığı bu hayvan, milyonlarca yıldır ölü taklidi yaparak kendini korurken, bilim adamları bu fevkalade davranış biçimlerini yeni yeni keşfetmektedirler.