BİR İMAN HAKİKATİ OLAN FOTOSENTEZ OLAYI
"Bütün kainattaki masnuatta cüz'i, külli seyyarattan, ta kandaki küreyvat-ı hamra ve beyzaya kadar herşeyde gayet düzgün bir ölçü, mütenasip bir mizan bulunması bedahatle bir ilime delalet ve kat'i şehadet eder. (El-Huccetü'z-zehra, s. 86)
Eğer insan, tüm doğa olaylarını, çevresini, bitkileri, hayvanları ve kendisini Alemlerin Rabbinin bir hikmet üzere yarattığını düşünürse tüm bunlar hakkında bilgi sahibi olmak ister; çünkü hepsi Allahu Teala'nın farklı isimlerinin tecellisidir, bundan dolayı da bu olayların nasıl gerçekleştiğini, "hangi hikmetlerle yaratıldığını" bilmek ister.
İnsan yaşamını sürdürebilmesi için devamlı olarak oksijene ihtiyaç duyar. Kişi, ne kadar güçlü bir bünyeye sahip olursa olsun hiçbir durumda oksijensiz yaşayamaz. Herkes, her an soluk almaya muhtaçtır. Kullarını yaratan, tüm ihtiyaçlarını bilen ve herbirine uygun nimetler bahşeden Allah'u Teala yaşamlarını sürdürebilmeleri için gereken oksijeni mahlukatının kullanımına fotosentez yoluyla sunmuştur. de olduğu gibi herşeyi tam bir uyum içerisinde yaratmıştır. Yaratılıştaki bu uyum Mülk suresinin 3. ayetinde şu şekilde açıklanıyor;
O, biri diğeriyle 'tam bir uyum' (mutabakat) içinde yedi gök yaratmış olandır. Rahman (olan Allah)'ın yaratmasında hiç bir 'çelişki ve uygunsuzluk' (tefavüt) göremezsin. İşte gözü(nü) çevirip-gezdir; herhangi bir çatlaklık (bozukluk ve çarpıklık) görüyor musun?
Fotosentez, en basit ve açık tanımıyla ; karbondioksidin, bitki tarafından güneş ışığının etkisiyle parçalanması ve tüm canlıların tenefüs edebileceği oksijenin açığa çıkarılması olayıdır. Bu aslında anlatımı çok kolay, fakat laboratuarlarda yapılmasıda bir o kadar zor olan kimyasal bir olaydır. Halbuki Rabbimizin lütfuyla tüm bitkilerin, " yorulmadan, belli bir eğitime tabi olmadan, doğal olarak ayrıştırdığı oksijen" Allah'u Teala'nın biz kullarına üzerinde derin derin düşünmeleri için yarattığı bir ayettir.
Ayrıca sağlıklı soluk alabilmemiz için yalnızca bitkilerin ve bazı bakterilerin oksijen üretmesi yeterli değildir, aynı zamanda oksijen oranının da mutlaka sabit kalması gerekmektedir;
atmosferdeki oksijen oranı %21'i geçerse hücrelerin yanmasına neden olur, eğer bu oran daha az olsaydı, bu sefer gıdalarımızın enrjiye çevrilmesi mümkün olmayacaktı. Atmosferdeki %21'lik oksijen oranı, tam bir düzen içinde yaratılmış olan dünyanın ideal sınırıdır.
Bediüzzaman Said Nursi'nin de değindiği gibi kainattaki herşey nihayetsiz bir hikmet ile hareket ediyor. "Herşeyin sanatında nihayetsiz derecede intizam bulunması gösterir ki; nihayetsiz bir hikmet ile iş görülüyor." (Sözler, s.68)