ANTİFİRİZ
Kainatta, her nereye bakarsanız bakın, tüm varlık aleminin Cenab-ı Allah'ın mührü ile mühürlendiğini, yaratılan her varlık üzerinde ise Allah (c.c)'ın ilahi sanatının varolduğunu görürüz. Her canlı kendi ihtiyacına ve yaşam şekline göre muazzam ayrıtılarla yaratılmıştır. Bir canlının yaşaması ve soşunu sürdürebilmesi için vüçut yapısının ve yaşadığı ortamın şartlarının birbirine uyum içinde olması gerekir. Bu uyumun oluşabilmesi de hava şartları, mekan, tür vs. gibi değişebilen pek çok etkene bağlıdır.
Grönland, Antartika gibi soğuk bölgelerde bine yakın böcek türü yaşamaktadır. ?? derecedeki bir mekanda yaşayan bu böceklerin üzerinde güneş ışınlarının emilinimini arttırabilmek için siyah halkalar vardır. Aynı zamanda böcekler tüylerden oluşan bir yapıda olduklarından, vücutlarındaki ısı kaybını önleyebilmektedirler. İlk bakışta olağan gibi gözümer bu özellikler, görebilen gözler için oldukça ince anlamlar taşımaktadır. Cenab-ı Allah soğuğu ve böceği aynı mekanda yaratmış ve inananların bu sanatı görüp gereği gibi tadir edebilmeleri için bir uyum varetmiştir.
Böceklerin bu uyumu içinde belki de en fazla ilgi çekeni, kendilerini koruyacak antifiriz üretme sisteminin varılmasıdır. Bilindiği gibi antifiriz suyun donma noktasını düşürerek donmayı geçiktiren bir maddedir. Soğuk havalarda çoğunlukla belli başlı elektirikli aletlerde tek çözüm olarak düşünülür.
Bu tür böceklerde antifiriz, kış aylarında vücut sıvılarında oluşturdukları gliserinle meydana gelir. Hava sıcaklığı 4 derecenin altına düşmeye başladığı anda böcekler, aldıkları besinlerde bulunan glikoz zincirinden oluşmuş olan glikojenden, gliserin üretmeye başlarlar. Gliserin sentezinde gerkeli olan, glikojen fosforiloz enziminin harekete geçmesi için hava sıcaklığının 4 derecenin altına düşmesi şarttır. Yani böcekler soğuktan, bir tür otomatik korunma ile etkilenmezler. Bu böceklerin, insanını yıllarca yaptığı araştırmalar sonucnda, ancak kimya labaratuvarlarında gerçekleştirebilecekleri karmaşık bir işlemi, sessiz sedasız bir şekilde sürekli tekrarlamaları insanı hayretler içinde bırakacak gerçek bir iman hakikatidir.
Böceği kışın soğuk havadan koruyan antifiriz maddesi, bahar aylarında farklı bir görev yapar. Sıcaklığının artmasıyla antifiriz maddesi tekrar glikojene, yani aslına döner ve dahası vücutta enerji üretiminde kullanılır. Böylece antifiriz aynı zamanda farklı bir enerji rezervi işlevi görür.
Bütün bu mucizelerin yalnızca ergin böceklerde değil, yumurta ve pupada da meydana gelmesi ise başka bir yaratılış mucizesidir.
Yine Antartika ortamının şartlarına bağlı olarak yaratılmış canlılara verilebilecek bir başka güzel örnek de, o bölgede yaşayan balıklardır. Antartika da balıkların vücutlarnıa buz kristallerini tutucu proteinler vardır. Bu proteinler vücut sıvılarında oluşmaya başlayan buz kristallerini bağlayarak bunların büyümesini önler. Böylece balıklar donma tehlikesiyle karşılaşmazlar.
Tüm bunların muazzamlığını ancak kendi aczini bilen ve Allah (c.c)' dan gereği gibi korkanlar anlayıp ayırdedebilirler. Yani tüm bunlar Yüce Rabbimizin bizler için yarattğı birer lütuftur.
"Yeryüzünde kesin bir bilgiyle inanacak olanlar için ayetler vardır." (Zariyet, 20)